“Açık sözlüyüm. ben de yalan yok” İçim dışım bir. “”Onun her şey dilindedir. Bakma öyle konuştuğuna aslında kalbî çok temizdir. ” Ne çok duyarız bu cümleleri. Açık sözlükle ukalalık ne çok karıştırılmaktadır. Sevmediğin bir insana “Ben seni sevmiyorum. ” demenin bir gereği var mı? Görüşmemek ortak paylaşımda bulunmamak yetmez mi? Hata yapan birine “Sen çok beceriksizsin. Darılma ama ben içimdekini söylerim, açık sözlüyüm. ” demektense “Daha dikkatli olman ve çabalaman gerek” demekte adaplı açık sözlülük olmaz mı? İki kişi arasında konuşulan konuyu başka bir mekânda, “Bende yalan olmaz” deyip anlatmak güven sarsıcı değil mi?
“Ben açık sözlüyüm” deyip kalbinden geçen her duyguyu, diline gelen her sözü süzgeçten geçirmeden olduğu gibi söylemek, kendini kontrol edememek ve kendinden başkasını umursamamaktır. Toplumuzda ukalalıklarından dolayı baskın olan bu insanlara imrenmekten olsa gerek takdir edilmektedir. İçindekini olduğu gibi söylemek insanları zor duruma sokacak rencide edecekse, insanlara olumlu bir katkısı olmayacaksa, içinin dışının bir olması dilinin kemiğinin olmayışından kolaya kaçmaktandır. Gönlümüzden geçenleri edep süzgecinden geçirerekte dobra olunabilir. Nüktedanlıkla da keskin etkili sözler söylenebilir, eleştiri yapılabilir. Dilin kemiği yoktur. Dilin kemiği edeptir. Adabımuaşeret kânunlarıdır. Alınan terbiyedir. Zor olan dilimize bunlarla kemik olmaktır.
Yazar : Sükeyna
Yorumlar kapalı.