1. Haberler
  2. Para
  3. Kenevir Üretimi Neden Yasak?

Kenevir Üretimi Neden Yasak?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir ürün düşünün ki her alanda kullanabilsin. Biyoyakıt yapılabilsin, tekstilde, bina yalıtımlarında, kot kumaşında, ilaç ve daha birçok şey bu ürün ile yapılabilsin. Dünyadaki en mucizevi tarım ürünlerinden birisinden bahsediyoruz. Kenevir.
Birçok ismi var. Kenevir deniyor işte çok eğer art niyetli bakarsanız esrar deniyor, ot deniyor ama aslında Kenevir denilen bitki inanılmaz derecede faydalı ve birçok alanda kullanabileceğiniz mucizevi bir bitki. Peki bu kadar faydalı kenevir neden ülkemizde az ekiliyor? Aslında az değil neredeyse hiç, 1 ton çünkü yıllık ekimi yapılıyor. Peki dünyada neden yasaklandı? Yada bugüne nasıl gelindi? Gelin bu yazıda buna bir bakalım.
Ölçeği önemli değil. Bir dönüm tarlaya kenevir ektiğiniz zaman, 25 dönüm bir ormanın yarattığı oksijeni üretebiliyorsunuz. Üstelik böyle bir ormanın yetişmesi 20-30 yıl arası sürerken kenevirin o olgunluğa gelmesi sadece 4-6 ay arasında oluyor. işin güzel tarafı keneviri tamamen kesip yok etmenize gerek yok. Kağıt üretmek, çanta üretmek, kumaş üretmek için ağaçları biliyorsunuz ki kesmeniz gerekiyor. Bir kenevirden kağıt ürettiğin zaman tam dokuz kez geri dönüşüm sağlayabiliyorsunuz ama ağaçta bu iki ya da üç kez yapılabiliyor. Kenevir o kadar muazzam ve mucize bir şey ki dünyanın her yerinde yetişiyor.
Her ülkede kenevir yetiştirilebilir. Diğer ürünlerin bölgelere göre yetiştiğini biliyorsunuz ama Kenevir ilk yetiştiği anda çok fazla su isteyen sonrasında artık susuz tarımda, Hidroponik olarak da yetiştirebiliyorsunuz. Bir başka özelliği, Kenevir ekildiği yerde bataklık kurutuyor. Bataklığı kuruttuğu için sıtma gibi hastalıkları da engelliyor aynı zamanda. Üstelik bildiğiniz tüm plastik ürünlerin hepsi kenevirle üretilebiliyor.
Kenevir o kadar mucize bir şey ki, Plastik yerine de geçebiliyor ve %100 doğada çözülebiliyor. Yani bir plastik şişe 80 yıl doğada kalırken, bazıları 500 yıl kalırken, Kenevir %100 şekilde doğaya geri dönüştürülebiliyor. Harika bir bitki her alanda. Kendini temizleyebiliyor, kendini böceklerden arındırabiliyor. Tarım ilacına ihtiyacı yok. Eğer ki kenevirle bir kumaş yaparsanız veya bir kilim yaparsanız böcekler ondan uzak duruyor. Dışarıda bıraktığın zaman pamukta olduğu gibi güve gelmiyor. Güveyi de kendinden uzak tutuyor. Eskiden tarladan topladığınız buğdayı içine koymak için çuval örülürdü. İp ve halat örülürdü. Elbise yapılırdı, ayakkabı yapılırdı, kilim yapılırdı kenevirden.

Tohumunun besin değeri ve protein değeri çok yüksek. İki yağ asidini bu şekilde içeren hiçbir gıda maddesi yok. Çok da besleyici tohum aynı zamanda.
Eğer ki bir şekilde gıdanıza katarsanız kenevir yağını, kansere karşı önlemesi var, mide kanserine karşı özellikle. Aynı zamanda astıma iyi geliyor, eklem ağrılarına iyi geliyor. Çeşitli seviyelerde radyoterapiye, kanser tedavi gören insanlara ve AIDS’le alakalı tedavi gören insanların iştahsızlığını gideriyor. Aynı zamanda radyasyon etkilerini de kaldırıyor ortadan. Çünkü kenevir radyasyonu emen bir ilginç bir bitki. Farkındayım pazarlamacı gibi konuşuyorum ama inanın ki kenevir çok faydalı bir bitki doğru kullanıldığında.
1930 yıllarda kağıt üretiminin %75’i kenevirden karşılanıyordu. 1900’lü yılların başlarında kenevir ekmeyen hapse atılıyordu. O kadar ki Amerika’da yaygın bir üründü. Aynı zamanda kotun ilk üretildiği kumaş kenevirden geliyor. Anadolu buna kendir diyorlar. Kenevirin liflerinden sürekli halı, kilim ürettikleri için
Denizcilerin kıyafetlerinin yüzde doksanı yine kenevirden üretiliyormuş. Tuzlu suya mükemmel dayanıklı olduğu için tekne imalatında kullanıyormuş. Daha ilginç bir şey söyleyeyim size.
Çelikten 8-10 kat daha güçlü ve dayanıklı. Üstelik bunu bir araba yaparak göstermiş insanlar, tamamen kenevirden yapılan bir araba ve düşünün ki yakıtı da yine kenevirden üretiliyor.

Bu kadar mükemmel bir bitki neden Türkiye’de yaygınca görülmüyor?

Peki neden kenevir yasak? Türkiye’de ve dünyada neden pek fazla ekilmiyor yada desteklenmiyor?
Bir dönemin petrol ve petrol ürünleri devi John Deere Rockefeller.
Petrolden elde edilen plastik ve petrolden elde edilen biyoyakıt varken kenevirden gelen tehdit onun için gelecekte önemli sorun olacağını öngörmüş diyebiliriz. Bir başkası. Du pond ailesi de bu durumdan gelecek planlamasını yapıyor ve bir tehdit olarak algılıyorlar. Çünkü Plastik yapmada kullanılan kimyasal ürünlerin en büyük üreticisi onlar. Son bir isim daha var. William R. Hurst. Bu adam da kağıt üretilen ormanların sahibi ve gazetecilik ağının en önemli adamı, o da tabi ki kenevirden üretilen kağıdı istemiyor ve bu tam bu dönemde başkan bu adamların istediğini yapıyor ve kenevirin üretilmesini yasaklamaya başlıyor.

Bu bitki dişi ve erkeğe ayrılıyor ve dişisinin yapraklarından doğru bir seçim yaparsanız uyuşturucu niteliği olan THC’si yüksek olan uyuşturucu üretebiliyorsunuz yani Esrar. İşte bu bahane edilerek dünyanın tamamında Amerika bu bitkinin kenevirin üretilmesini ve ekilmesini yasaklıyor. Bu durum Türkiye’ye kadar geliyorlar. 1930 yılına kadar Atatürk’ün cumhuriyetinin ilk döneminden beri kenevirin ekilmesi üzerine inanılmaz desteği var ki Murat Bardakçı’nın bir yazısında Atatürk’ün de üstünde bilgilendirilmesi olan notları paylaşıyor. Atatürk’ün bilgisi dahilinde 1940 yıllara kadar yazışmalar var.

Kenevirden halat yapılması konusundaki çalışmalarla ilgili bir yazışma (Cumhurbaşkanlığı Arşivi, no: 010224126-47).

Recep Tayyip Erdoğan 2019 Nisan’ında yaptığı bir konuşmadan alıntı yapıyorum. 1940 yıllara kadar dostumuz sandığımız ülke yani Amerika bizim kenevir ekmemizi sorun etmiyordu ama sonra Türkiye’nin kenevir üretmesinin sorun olduğunu söyledi ve Türkiye’ye karışmaya başladı. Tarlalarınızı yakın, o tarlaları yakın diye. bu 1970-1980’lere kadar böyle gitti ve bizim tarlalar yakıldı 1975’lerde. Ecevit dönemine kadar da bayağı bir baskı gördük. Biz Kıbrıs Barış Harekatı öncesinde yine baskıları görüyorduk. Zaten o dönem ambargo vardı biliyorsunuz ki.

Peki Türkiye gibi ülkeler bu kadar kenevirden kar ediyorken, Amerika neden bu kadar sıkıntı yaşadı?
Birinci olay Birinci Dünya Savaşı döneminde çok büyük bir fayda gördüğü kenevirin ikinci dünya savaşı sonrasında dolara karşı tehdit oluşturmasındandır diyebiliriz. Çünkü siz eğer kenevir üretiyorsanız kendi kendinize belli durumlara kadar yetiyorsunuz. Dışarıdan gereğinden fazla petrol ithal etmenize gerek kalmıyor. Peki petrolün karşılığında ne kullanılıyor? Amerika’nın dünyaya dağıttığı parası Dolar. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerika’nın bir tek şartı vardı. Hepinize yardım ederim. Ama bundan sonra petrolü dolara göre satacaksınız ama petrol sadece arabaya koyduğunuz yakıttan, mazottan, benzinden oluşmuyor. Aynı zamanda petrolün plastik türevleri de var.
Plastik ürünleri doğrudan elde ediyorsunuz. Tabii ki kenevirden plastik de elde ediliyordu. kenevirin her yerde kullanılması Amerika’nın çok işine gelmiyordu. İşte bu yüzden de tüm dünyada Amerika dolaylı ya da direkt olarak kenevir kullanan her ülkeye baskı uyguladı.
Kenevir üreten yerlerin tamamen hatta filmlerde görmüşsünüzdür. Sovyet Sosyali Cumhuriyetler Birliği’nin etkisinde Afganistan’da kenevir üretilen yerleri terör örgütlerine destek verdiği için diye filmler yapıyordu. Rambo bir filminde de savaşmıştır bu tarlalar.
Özal döneminde kenevirle ilgili yasaklar uygulanıyor. Süleyman Demirel döneminde iş biraz toparlanmaya başlıyor. Hatta dönemin Amerika Başkanı Richard Nixon Süleyman Demirel’e de bir mektup yazıyor ve diyor ki topraklarınızdaki kenevir ekilmesi bizim gençliğimizi etkiliyor ve bize uyuşturucu olarak geliyor. Lütfen topraklarınızdaki, tabii lütfen biraz emir şeklinde. Lütfen topraklarınızdakilerin hepsini yakın deniyor ve Süleyman Demirel tarihe geçen bir cevap veriyor. Türkiye’de yılda 120 ton kenevir ekiliyor. (Bu günümüzde 1 ton.) Sizin deyiminizde buna afyon deniyor ve bu sizin gençliğinize bir hafta yetmez efendim deyip reddediyor. Sadece Özal döneminde değil, Nihat Erim(Eski Başbakan) döneminde de çok sıkı yasaklamalar uygulanıyor. 1971 yılında Nihat Erim hükümeti döneminde Türkiye’de tamamen yasaklanıyor ama Halkın yetiştirmesi yasaklanıyor, Devlet yine kontrollü alanlarda tarımı yapıyor. Zaten eğer son 20 yıldaki 1979 yılında ve 1971 yılında yasaklamalara bakarsanız ki Ziraat Mühendisleri Odası’ndan rapora ulaşabilirsiniz. Gördüğünüz gibi hiçbir zaman şimdiki kadar düşük olmamış. Şu anda kenevir ekimi neredeyse yok. Cumhurbaşkanı ekranda gördüğü istatistikler zaten 2017’de bitiyor. Son iki yıldır 19 ton falan diye geçiyor rakamlar. Birazcık desteklendiği söylüyorlar ama Türkiye’de kenevir ekimi tamamen desteklenmeli, devlet kontrolünde olacak şekilde çiftlikleri korunmalıdır. Çünkü ihracatı çok para getiriyor. Üstelik nasıl ki toprağımızdaki bor madenini doğru düzgün kullanamıyorsak ve ham madde olarak satıp üstüne işlenmişini yüksek fiyatta satın alıyorsak bir tek dezenfektan yapabiliyorsak bunu bor madenine göre işleyip satması daha kolay.

Bu yazımda kenevirle ilgili biraz bilgilenmenizi istedim. Çünkü kenevir sadece esrara eşitleniyor ve birçok farklı isme. Şöyle düşünürseniz, tütün sigara yapılıyor, o da bir bitki. Arpadan bira yada rakı yapabilirsiniz. Sizin içine ne kattığınız ve nasıl kullanmak istediğinize bağlıdır. Devlet kontrolü ile Türkiye’de kenevir ekimi şarttır. Zaten günümüzdeki hükümet de Cumhurbaşkanımız da kenevir ekimine son 5 yıldır destek vermek istediğini belirtiyor ama halen kenevir ekimi Türkiye’nin yükselişinde olduğu dönemdeki bir ürün değildir.

Bu tarz daha çok şey var ülkemizde ve dünya da bilinmesini istemedikleri şeyler ama ben size anlatacağım takip de kalın.

Murat Bardakçının Kenevir ile ilgili yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Okumak için Tıkla

Kenevir Üretimi Neden Yasak?
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Beylerbeyi Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin