1. Haberler
  2. Yazarlarımız
  3. Millet, Devlet ve Siyasi Partiler

Millet, Devlet ve Siyasi Partiler

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bırakın herhangi bir coğrafyanın kara parçasını; vatanının bir karış toprağı için canını hiç düşünmeden feda edebilecek , geçmişin kıymet ve değerleri ile yoğrulmuş; dili, tarihi, gelenek ve görenekleriyle milli şuurunu kazanmış topluluk olarak tanımlayabiliriz millet kavramını.
Devlet ise; milletinin vatan toprağında huzurla yaşayabilmesi, iç ve dış tehlikelerden korunması için nizamı sağlayan siyasal yapıdır. 29 Ekim 1923 tarihinde şanla şerefle kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi; Rabbim her daim muzaffer kılsın.
Siyaset; devlet idaresinin anayasa ile belirlenmiş hukuk kurallarına uygun olarak, halkın taleplerini karşılayabilmek, milleti iç ve dış tehditlere karşı koruyabilmek, milletin huzur ve refahını sağlamak için yapılan çalışmalar olarak tanımlayabiliriz. Bu bağlamda siyasi partilerde; ortak fikirlere mensup insanların, devlet yönetimi için kurdukları siyasi oluşumlardır.
Toparlayacak olursak yapılan siyaset devletin idaresi, devletin idaresi de milletin huzurla, güven içinde, adaletin ölçü kabul edilerek idamesi içindir.
Peki gönül verdiğimiz, devletimizi yönetmesi için oylarımızı verdiğimiz siyasi partiler gerçekten milletine hizmet için mi varlar? Ya da millete hizmet noktasında ne kadar başarılı oluyorlar?
Her şey millet için, bizim içinse hayatımızı daha rahat ve huzurlu geçirebilmemiz için hangi çalışmaları yapıyorlar?
Ya da devletin idaresi için yarışan partiler , milletinin ekonomik, sosyal, kültürel, eğitim ve öğretim gibi asli görevlerini ne denli önemsiyorlar?
Unutulmamalıdır ki: Şerefle mayalanmış bu millet geçmişte de bugün de vatanı, bayrağı devleti için hiç düşünmeden canını feda etmiştir. Çanakkale’de, Doğu cephesinde, Sakarya’da, Dumlupınar’da… Analar evlatlarını, kınalayarak vatanın, devletin için şehit olmazsan hakkım helal değil demiştir. Millet olarak dün Çanakkale’de nasılsak, 15 Temmuzda da öyle olduk.
Kan aynı kan ve maya aynı mayaydı. Bizi bölmek isteyenlere yine gösterdik ki biz canımızı veririz ama bir zerre toprağımızı, vatanımızı asla… Devletimize yürekten hürmetle, ceddimizden bu yana minnetle bağlıyız.
Milleti için siyaset yapan büyüklerimize vatanını, devletini, bayrağını seven bir fert olarak şunları söylemek istiyorum.
İşinin mütahasısı olmayan, liyakatsiz insanlara verilen görev ve makamların bu milletin nesillerine kapanması zor olan yaralar açacağı gerçeği unutulmamalıdır.
Seçim meydanlarında bizlere vaatlerde bulunan; kimi zaman araba anahtarı, kimi zaman ev anahtarı gösterip bizlere cennet vatanımızda cennet hayatı vaadi veren siyasi liderler vicdanlarını sorguluyorlar mı acaba?
Bir siyasi parti genel merkezinde 1000 kişi çalıştığını düşünelim. Sadece geçen dönem seçimlerinde 500 trilyona yakın paramız 5 siyasi partiye verildi.
Oysa bu parti merkezlerinde mali işlerden sorumlu mütehassıs idarecilerin olmasına rağmen yine de yetinemiyorlar.
3 çocuğu olan ve asgari ücret alan bir baba nasıl sorumlu olduğu ailesini geçindirsin soruyorum? Ev kirası, elektik ve su parası, yol masrafı derken mutfakta ne kalıyor sizce? Okula giden öğrencisini nasıl okutsun?
Siyasi parti liderleri bir gün şunları vâad eder mi acaba? Elektriğini ödeyemeyen vatandaşının kesme parası yasal faiz açma kapama yaptırımı yerine; gel kardeşim sen zaten borcunu ödeyememişsin sebebi nedir deyip bağrına basar mı?
Kredi borcundan dolayı elinden traktörü icra yoluyla alınan Mehmet emmiye hele durun, benim köylüm milletimin efendisidir deyip eli kolu olan makinası için gel birlikte çözüm yolu bulalım diyen olur mu?
Bize vaatlerde bulunurken her şey harika olacak demenize gerek yok. Ev ,araba anahtarları göstermenize de gerek yok.
Çocuklarımızı tüm milli imkanlarımızla eğitin. Borcunu ödeyememiş esnafa, çiftçiye ve vatandaşa faiz üstüne faiz uygulamasından vazgeçip soruna nasıl çözüm yolu bulabiliriz! metotlarını araştırın.
Ve lütfen bize çöpten yiyecek toplatmayın…
“Sizden biriniz, kendisi için arzu edip istediği şeyi, din kardeşi için de arzu edip istemedikçe, gerçek anlamda iman etmiş olmaz.” (Buhârî, Îmân 7; Müslim, Îmân 71-72. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyâmet 59; Nesâî, Îmân 19, 33; İbn Mâce,

BEN VE PARTİM YERİNE
ÜLKEM VE MİLLETİM DİYEN SİYASİLERE SELAM OLSUN…

Yücel POLAT

Millet, Devlet ve Siyasi Partiler
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Beylerbeyi Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin